Genç İşsizliği: Sessiz Bir Çığlık

Abone Ol

Değerli okurlar,
Türkiye’nin en büyük meselelerinden biri hâline gelen genç işsizlik, yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda toplumsal bir krizdir. Üniversite kapılarında umutla başlayan bir yolculuğun, diplomanın ardından iş arayışında tükenişle son bulması; gençleri hem hayata küstürüyor hem de ülkenin geleceğini karartıyor. Resmî verilere göre her dört gençten biri işsiz. Ama rakamların ötesinde asıl derin yara, gençlerin geleceğe dair inançlarını kaybetmesidir. Sorunun kökünde birkaç katman var. Öncelikle eğitim sistemi, gençleri iş dünyasına hazırlamakta yetersiz kalıyor. Ezberci müfredatlar, pratikten uzak ders içerikleri ve hızla değişen teknolojik dünyaya ayak uyduramayan kurumlar, gençlerin mezuniyet sonrası donanımlarını zayıflatıyor. Bir diğer mesele, iş dünyasında “tecrübe şartı” dayatması. Daha mezun olur olmaz deneyim arayan iş ilanları, gençlere kapıyı baştan kapatıyor. Ekonomik belirsizlikler de tabloyu ağırlaştırıyor. Şirketler istihdamı artırmak yerine küçülmeye giderken, staj adı altında düşük ücretle ya da ücretsiz çalıştırılan gençler, sömürüye açık hâle geliyor. Bu durum yalnızca bireyleri değil, toplumsal yapıyı da tehdit ediyor. Çünkü iş bulamayan genç, hayata geç atılıyor; evlenemiyor, kendi evine çıkamıyor, özgürleşemiyor. Bu da toplumda umutsuzluk, kırgınlık ve güvensizlik duygularını artırıyor. Peki çözüm nerede? Öncelikle gençlerin iş dünyasına daha etkin hazırlanması için eğitim sisteminin kökten gözden geçirilmesi gerekiyor. Üniversite ve sanayi işbirliği güçlendirilmeli, gençler daha öğrencilik yıllarında üretimle tanışmalı. Ayrıca devlet, genç girişimcileri yalnızca kredilerle değil, gerçek anlamda rehberlik ve teşviklerle desteklemeli. Gençlerin inovatif fikirlerine alan açılmalı. Unutmayalım ki genç işsizliği sadece gençlerin değil, tüm toplumun sorunudur. Bugünün işsiz genci, yarının üretime katılmayan, umutsuz, küskün bireyidir. Oysa doğru politikalarla bu gençler, ülkenin en büyük gücüne dönüşebilir. Bu nedenle toplum olarak gençlerin sesini duymak, onların yanında durmak zorundayız. Çünkü geleceğe dair en büyük yatırım, gençlerin hayallerini gerçekleştirmelerine imkân tanımaktır.