Kahramanmaraş İstiklal Üniversitesi (KİÜ), 2025–2026 eğitim öğretim yılı itibarıyla 50 yaş üstü bireylere yönelik özel bir eğitim programı başlatıyor. “3. Yaş Üniversitesi” adıyla hayata geçirilecek proje, katılımcıların sadece öğrenim değil; aynı zamanda sosyal, kültürel ve ruhsal yönden gelişim göstermesini hedefliyor.
Proje kapsamında üniversite imkanları, ileri yaş bireylerin yeniden kampüs atmosferiyle tanışmasını sağlayacak biçimde yeniden yapılandırılıyor.
YAŞ SINIRI YOK, ÖĞRENME HER YAŞTA MÜMKÜN
Projenin temel amacı, yaşam boyu öğrenme ilkesi doğrultusunda bireylerin yaş almış olsalar dahi bilgiye erişimlerini kolaylaştırmak ve onları akademik hayatla yeniden buluşturmak. KİÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Bakan, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
“Üniversiteler yalnızca gençlerin değil, her yaştan insanın öğrenme merkezi olmalıdır. 3. Yaş Üniversitesi programı sayesinde 50 yaş üzeri bireyler hem bilgiye ulaşacak hem de sosyal hayata yeniden karışma fırsatı bulacak.”
ATÖLYELER, SANAT VE KUŞAKLAR ARASI ETKİLEŞİM
Program yalnızca teorik eğitimle sınırlı değil. Katılımcılar için çeşitli atölye çalışmaları, sağlıklı yaşlanma etkinlikleri, sanat ve kültür faaliyetleri ile gençlerle bir araya gelinecek kuşaklar arası buluşmalar planlanıyor.
Etkinlikler, KİÜ'nün gönüllü akademisyenleri ve yerel paydaşları tarafından yürütülecek. Sürecin sonunda katılımcılara mezuniyet belgesi verilecek.
DEPREMZEDE YAŞLILAR İÇİN RUHSAL DESTEK
Proje, aynı zamanda 6 Şubat depremini yaşamış yaşlı bireylerin hayat kalitesini artırmayı da amaçlıyor. Akademik ve sosyal faaliyetlerle desteklenecek bireylerin, tekdüze yaşantılarından çıkıp yeniden üretken ve aktif bireyler hâline gelmeleri hedefleniyor.
Üniversite yetkilileri, özellikle afet sonrası travma yaşayan yaşlı bireyler için bu programın moral ve psikolojik iyileşmeye katkı sunacağını belirtiyor.
HEDEF: HER YAŞTA AKTİF VE ÜRETKEN BİR TOPLUM
KİÜ’nün bu adımı, Türkiye genelinde de örnek bir uygulama olma yolunda ilerliyor. Programın yalnızca bir üniversite projesi değil, aynı zamanda aktif yaşlanma, yaşam boyu öğrenme ve kuşaklar arası dayanışmayı teşvik eden sosyal bir model olması amaçlanıyor.