Avukat Ataol Ertuğrul Gürlek, evlilikte borç sorumluluğuyla ilgili toplumda sıkça yanlış bilinen bir duruma açıklık getirdi. Gürlek, "Bir eşin kendi adına yaptığı borçtan dolayı diğer eşin maaşına haciz konulamaz" diyerek, bireysel sorumluluğun altını çizdi.
Evlilikle birlikte her şeyin ortak olduğu düşüncesi toplumda sıkça yer buluyor. Ancak hukuki açıdan durum farklı. Avukat Ataol Ertuğrul Gürlek, evli çiftlerin borç sorumluluğuna dair doğru bilinen yanlışlara dikkat çekti ve kafa karışıklığını giderdi.
BORÇ KİMİN ADINA, SORUMLULUK DA ONUN
Av. Gürlek, bir eşin kendi adına çektiği kredi, kredi kartı borcu ya da imzaladığı senet nedeniyle yalnızca o eşin hukuki sorumluluğu doğduğunu belirtti.
“Alacaklı, yalnızca borçlu olan eşe karşı icra takibi başlatabilir. Borçlu eşin maaşı, banka hesabı ve taşınmazı haczedilebilir. Ancak diğer eşin malvarlığına ya da maaşına dokunulamaz. Bu açıkça hukuka aykırıdır.”
EVLİLİK BORÇ ORTAKLIĞI DEĞİLDİR
Evliliğin tek başına mali bir ortaklık oluşturmadığını vurgulayan Gürlek, "Her eş, kendi borcundan kendisi sorumludur" dedi. Bu durumun, evlilik birliği içinde dahi bireysel mali sorumluluğun esas alındığını gösterdiğini belirtti.
TOPLUMSAL BİR YANILGI: 'EVLENİNCE HER ŞEY ORTAK OLUR'
Avukat Gürlek, halk arasında sıkça dile getirilen “evlenince her şey ortak olur” algısının hukuken doğru olmadığını söyledi.
"Ortak borç, ancak her iki eşin de birlikte imza atmasıyla doğabilir. Aksi halde yalnızca borcu yapan taraf sorumludur."
MAAŞLAR KORUMA ALTINDADIR
Uzman açıklamasına göre; eşin maaşına haciz konması ancak kendisine ait bir borç varsa mümkündür. Borçlu olmayan eşin maaşı, icra takibinin hiçbir aşamasında haczedilemez.