Türkiye konut piyasası için 2026 yılı tarihi bir dönüm noktası olmaya hazırlanıyor. Uzmanlar ve sektör temsilcileri, faiz indirimleri ve artan güvenle birlikte önümüzdeki yıl hem rekor satışların yaşanacağını hem de ekonomide çarpan etkisi yaratacak bir canlanma başlayacağını açıkladı.
FAİZDE DİP BEKLENTİSİ: %2'NİN ALTINA İNİYOR
Konut kredisi faiz oranlarındaki düşüş sektöre şimdiden nefes aldırdı. Kamu bankalarında yüzde 3,80'lerden 2,69 seviyesine gerileyen faizlerin, aralık ve ocak ayındaki indirimlerle birlikte yüzde 2'nin altını görmesi bekleniyor. Emlak sektörü temsilcileri, "Bu oranları 2026 yılının ortalarına doğru göreceğiz. Faizlerin düşüşü, müteahhitlik firmalarının kampanyaları ve bankaların sunduğu 'ortak kredi kullanım' imkânları ile birlikte sektör ciddi nefes alacak" değerlendirmesinde bulunuyor.
GÜVENLİ LİMANA YÖNELİŞ: ALTIN VE DÖVİZDEN KONUTA KAYIŞ
Ekonomi uzmanları, faiz düşüşleriyle birlikte tasarruf sahiplerinin altın ve dövizden çıkarak konuta yöneleceğini belirtiyor. Tüketici güven endeksinde son üç aydır görülen yükseliş, piyasanın yeniden canlandığının en net göstergesi olarak öne çıkıyor. Finans çevreleri, "Faiz indirimi tek başına yeterli değil, ama güven ortamı geri döndü. İnsanlar yeniden yatırım yapmaya başladı, bu ekonominin en güçlü göstergesi" açıklamasını yapıyor.
260 SEKTÖRE CAN SUYU: İSTİHDAM VE ÜRETİM PATLAMASI
Konut satışlarındaki beklenen artışın etkisi yalnızca emlak sektörüyle sınırlı kalmayacak. İnşaat malzemesinden mobilyaya, beyaz eşyadan lojistiğe kadar uzanan geniş bir üretim zincirinde hareketlilik bekleniyor. Uzmanlara göre, bir konutun inşasıyla başlayan ekonomik döngü, 260 alt sektörde istihdamı ve üretimi tetikleyen bir çarpan etkisi oluşturuyor.
2025 SON ÇEYREK KIPIRDANIŞI, 2026'DA DEV DALGA
Bir inşaat firması yöneticisi süreci şöyle özetliyor: "2025'in son çeyreğiyle birlikte sektörde bir kıpırdanma başladı. Ancak gerçek canlanma 2026'nın ilk yarısında görülecek. Faizlerin kalıcı şekilde düşmesi, yeni kampanyalar ve bankaların ortak kredi modelleriyle piyasa yeniden nefes alacak."
Tüm veriler gösteriyor ki; 2026 yılı Türkiye için sadece konut piyasasının değil, genel ekonominin de sıçrama yılı olacak. Yatırımcıdan tüketiciye, üreticiden lojistik firmalarına kadar geniş bir kesim için tarihi bir fırsat penceresi aralanıyor.
