Ekonomi

Girişimlerin yüzde 40'ı yenilikçi: Ürün ve süreç iyileştirmeleri öne çıktı

TÜİK’in 2024 Yenilik Araştırması'na göre, 10 ve üzeri çalışanı olan girişimlerin yüzde 39,6’sı son üç yılda yenilik faaliyeti yürüttü. Ürün ve iş süreci yenilikleri artarken genel oran sabit kaldı.

Abone Ol
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılına ait Yenilik Araştırması sonuçlarını yayımladı. Buna göre, 2022-2024 döneminde 10 ve daha fazla çalışanı olan girişimlerin yüzde 39,6’sı yenilik faaliyeti gerçekleştirdi. Bu oran, önceki dönem olan 2020-2022 ile neredeyse aynı seviyede kalarak dikkat çekti. Ancak ürün yenilikleri, iş süreçlerinde dönüşüm ve çevresel odaklı uygulamalarda kayda değer artışlar gözlemlendi.
Ürün yeniliği oranı yükseldi, teknoloji yatırımları ivme kazandı
Yenilik faaliyetlerinin öne çıkan alanlarından biri ürün yeniliği oldu. Ürün yeniliği yapan girişimlerin oranı bir önceki döneme göre yüzde 19,8’den yüzde 23,6’ya çıktı. Bu yeniliklerin yüzde 80,3’ü mal, yüzde 73,4’ü ise hizmet alanında gerçekleşti.
Girişimlerin yüzde 96’sı ürettikleri yeni ürünlerin kendi işletmeleri için, yüzde 85,1’i ise pazar için yeni olduğunu bildirdi. Bu oranlar, sadece şirket içi değil, pazarda da rekabetçi yeniliklerin öne çıktığını gösteriyor.
Teknoloji yatırımı yapan girişimlerin oranı yüzde 60,7’ye ulaştı. Bu yatırımların büyük bölümü mevcut teknolojinin geliştirilmiş versiyonlarına (yüzde 91,8) odaklanırken, yüzde 53,1’i tamamen yeni teknolojilere yöneldi. Teknoloji yatırımları artış gösterse de, büyüme oranı sınırlı kaldı.
İş süreci yeniliklerinde üretim yöntemleri ilk sırada
Girişimlerin yüzde 36,1’i, ürün dışında iş süreci yeniliği uyguladı. Bu kapsamda en çok değişim yaşanan alanlar; mal üretme veya hizmet sağlama yöntemleri (%77,2), muhasebe ve idari işlemler (%71,5), bilgi işlem ve iletişim yöntemleri (%69,7) oldu.
İş süreçlerindeki bu dönüşüm, dijitalleşmenin ve verimliliğe odaklı yatırımların şirketlerin öncelikleri arasında yer aldığını ortaya koyuyor. Aynı zamanda çevresel etkiyi azaltma ve sürdürülebilir üretim hedeflerinin de bu süreçte etkili olduğu değerlendiriliyor.
Yenilikte finansal destek ve iş birliklerinin rolü büyüyor
Yenilik faaliyetinde bulunan girişimlerin yaklaşık dörtte biri çeşitli finansal desteklerden yararlandı. Bu desteklerin yüzde 48,9’u merkezi kamu kurumlarından, yüzde 10,9’u yerel yönetim ve bölgesel kuruluşlardan sağlandı. Ayrıca yüzde 7,9’u Avrupa Birliği kurumlarından, yüzde 6,4’ü ise Horizon 2020 programı kapsamında alındı.
Yenilik yapan işletmelerin yüzde 40,4’ü, farklı kurum ve kuruluşlarla iş birliği yaparak süreci güçlendirdi. Bu iş birlikleri arasında üniversiteler, araştırma merkezleri ve özel sektör firmaları ön plana çıktı.
Kalite, müşteri memnuniyeti ve fikri mülkiyet öne çıktı
Yenilik yapan girişimlerin yüzde 72,6’sı kaliteyi artırmayı, yüzde 72,1’i mevcut müşteri memnuniyetini sürdürmeyi, yüzde 64,2’si ise yeni müşteri gruplarına ulaşmayı stratejik öncelikleri arasında gösterdi. Bu veriler, yeniliğin yalnızca teknik değil, pazarlama ve müşteri ilişkileri açısından da bir dönüşüm aracı olarak kullanıldığını gösteriyor.
Yeniliklerini korumak isteyen girişimler ise farklı fikri mülkiyet yollarına başvurdu. En çok tercih edilen yöntem ticari marka tescili (%48,3) olurken, onu patent başvurusu (%26,4), ticari sır kullanımı (%22,4), faydalı model (%14,1), endüstriyel tasarım (%13,3) ve telif hakkı (%13,2) izledi.