Kahramanmaraş’ın Dulkadiroğlu ilçesinde bulunan Saraçlar Çarşısı, şehrin en eski çarşılarından biridir. Kitabesi bulunmayan çarşının, ulaşılabilen vakıf kayıtlarına göre 16. yüzyıl Osmanlı dönemi eseri olduğu tahmin edilmektedir. Kayıtlarda “Sultan Çarşısı (Suk-i Sultani)” adıyla geçen çarşı, zamanla saraç esnafının yoğunlaşması nedeniyle Saraçhane olarak anılmaya başlamıştır. Çarşı, Saraçhane Camii’nin etrafında şekillenmiştir.
Tarihten Günümüze Saraçlar Çarşısı
Vakıf kayıtlarında 72 dükkân bulunduğu belirtilen çarşıda bugün 54 dükkân ayakta kalmıştır. Bunların bir bölümü caminin altında yer almaktadır. Osmanlı döneminde saraçlar; biz, çekiç, makas, pergel, iğne ve pense gibi aletlerle hamut, eğer, yular, kolon, paldın, heybe, deri önlük, silah kılıfı, kemer, cüzdan ve kabza gibi pek çok ürünü el işçiliğiyle üretirdi.
Bir dönem Osmanlı ordusuna koşum takımları sağlayan çarşı, günümüzde unutulmaya yüz tutmuş mesleklerden biri olan saraçlığın son temsilcilerine ev sahipliği yapıyor. Bugün çarşının büyük bölümünde ayakkabıcılar, gıda satıcıları, konfeksiyoncular, fırınlar ve çay ocakları yer alıyor.
Gezginler İçin Özel Durak
Saraçlar Çarşısı, Kahramanmaraş gezisini farklı bir şekilde başlatmak isteyenler için özel bir durak. Burada günlük taze köy ürünlerinden kahvaltılık alabilir, fırından yeni çıkmış sıcak ekmeğinizle caminin güneyinde havuz başında oturup çayınızı yudumlayabilirsiniz.
Ayrıca çarşının doğu cephesindeki küçük dükkânında oğlu ile birlikte cami kapıları için deri işleyen Zafer Güzlek, görülmesi gereken son ustalardan biri. Haftasonları dükkânının önüne serdiği devasa el işçiliği deri kapılar, ziyaretçileri tarihte bir yolculuğa çıkarıyor.
Çarşıdaki fırınlar ise ziyaretçilere uygun fiyatlarla yöresel tava ve kebap tatma imkânı sunuyor. Böylece Saraçlar Çarşısı, hem tarihi hem de lezzetiyle Kahramanmaraş kültürünün canlı bir parçası olmayı sürdürüyor.