Köse, yaptığı açıklamada Kurban Bayramı'ndan sonra şap hastalığının görülmeye başlandığını ve hastalığın hala devam ettiğini belirterek, "Şap, viral bir enfeksiyondur ve 7 farklı serotipi ile alt serotipleri bulunmaktadır. Serotipler arasında çapraz bağışıklık söz konusu değildir. Ülkemizde bu hastalığa karşı aşılar yaygın şekilde uygulanmaktadır. Şap, genç buzağılarda ve genç hayvanlarda kalbe yerleştiğinde ölüme neden olabilen, ciddi ekonomik kayıplara yol açmaktadır. Yetişkin hayvanlarda ise ölümcül olmamakla birlikte, hastalık çok yıpratıcı ve bulaşıcıdır" diye konuştu.

Şap hastalığı ile ilgili hayvan yetiştiricilerinin dikkat etmesi gereken konuları aktaran Köse, "Hayvanların ağızlarında salya akıntısı, topallık ve ağızlarını açtıklarında dilinde kabarıklık görülmesi durumunda veteriner hekimlere başvurulmalıdır. Şap hastalığı, yüzde 100 oranında önlenebilir olmasa da aşılamalar sayesinde yayılımı büyük ölçüde engellenebilir. Hastalık herhangi bir yerde ortaya çıktığında derhal yetkililere ihbar edilmelidir. Yetkililer, hastalığın yayılmasını önlemek amacıyla 10 kilometre yarıçapındaki alanlarda hayvan giriş çıkışlarını durdurur. Karantina sürecinde dezenfeksiyon çalışmaları yapılır, hasta olmayan hayvanlar ayrılır ve veteriner hekimlerin önerileri doğrultusunda denetimler gerçekleştirilerek hastalık kontrol altına alınır. Hastalık ortaya çıktıktan sonra, söz konusu bölgedeki odak söndürülmelidir. Son iyileşen hayvandan sonra geçen 21 günlük sürenin ardından, bölgedeki hastalık sönmüş kabul edilir. Veteriner hekim olay yerine giderek hastalığı tespit eder ancak kesin tanı laboratuvar incelemesi ile konulur ve buna göre gerekli önlemler alınır" diye konuştu.

Adana'da ilkbahar döneminde büyükbaşların yaklaşık yüzde 97'sinin aşılandığını belirten Köse, "Şap hastalığı, çift tırnaklı hayvanlarda yaygındır. Koyun ve keçilerde de görülebilir ancak oran daha düşüktür. Büyükbaş hayvanlarda ise ciddi verim kayıplarına yol açabilir. Bu nedenle hayvan sahiplerinin veteriner hekimlerle sürekli iletişim halinde olması büyük önem taşır. İlimizde hastalık çıkan mihraklarda tekrar aşılama çalışmalarına başlanmıştır. Daha önce aşı yapılmış olsa da veteriner hekim geldiğinde yeniden aşılama yapılmalıdır. Şap virüsü samanlıkta bile 5 ay boyunca aktif kalabiliyor. Rüzgar, hayvan gübresi ve arazide kullanılan ekipmanlarla taşınabiliyor. Bu nedenle karantina, tecrit ve dezenfeksiyon kurallarına sıkı sıkıya uyulmalıdır. Hayvanların kontrolsüz hareketleri kesinlikle engellenmelidir" dedi.

Anne Ve Bebeği Yaşama Tutundu Anne Ve Bebeği Yaşama Tutundu

Köse, şap hastalığının insanlara da bulaşabileceğine dikkat çekerek şöyle devam etti:

"Şap hastalığı, hayvanlardan insanlara bulaşma potansiyeli taşıyan bir zoonoz olmasına rağmen, insanlarda görülme sıklığı oldukça düşüktür. İnsanlarda şap hastalığı vakaları nadirdir ve genellikle enfekte hayvanlarla doğrudan temas sonucu veya enfekte hayvan ürünlerinin tüketilmesiyle meydana gelir. Ayrıca hastalık insanlarda hayvanlardaki gibi ağır seyretmez. Bu nedenle korkulacak bir durum yoktur."

Kaynak: İHA