Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kahramanmaraş Milletvekili Doç. Dr. Zuhal Karakoç Dora, son günlerde Türkiye’nin birçok bölgesinde etkili olan orman yangınlarında fedakârca görev yapan itfaiyecilerin yasal statülerinin acilen düzenlenmesi gerektiğini vurguladı.
Kahramanmaraş ve Çanakkale başta olmak üzere farklı bölgelerde devam eden yangınlarda, itfaiye ekiplerinin gece gündüz demeden görev yaptığını hatırlatan Dora, “Yangında, selde, depremde ilk koşanlar onlar… Dar sokaklardan alevlerin içine giren, görev başında hayatını riske atan kahramanlarımızdır” diye konuştu.
“Yasal Tanım Acilen Yapılmalı”
Yangınlarda şehit düşen veya yaralanan itfaiyecilerin haklarının netleştirilmesi gerektiğini ifade eden Dora, “Görev sırasında yaşamını yitiren her itfaiyeci resmî olarak ‘şehit’, yaralananlar ise ‘gazi’ kabul edilmelidir. Bu düzenleme hem fiilen hem de hukuken hayata geçirilmelidir” dedi.
Mevzuat ve Teşkilat Eleştirisi
İtfaiyecilerin hâlen 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu kapsamında “genel idari hizmetler” sınıfında bulunduğuna dikkat çeken Dora, bunun mesleğin riskli ve teknik niteliğiyle uyuşmadığını belirtti. Afet yönetiminde daha güçlü bir yapı için itfaiye teşkilatının AFAD bünyesinde toplanmasını öneren Dora, “Eğitimden ekipmana, komuta-kontrol sistemlerinden organizasyona kadar her şey tek elden yönetilmelidir” ifadelerini kullandı.
Özlük Hakları ve Meslek Standartları
İtfaiyecilerin yıpranma payı, meslek hastalığı tazminatı ve kariyer basamaklarının yeniden düzenlenmesi gerektiğini dile getiren Dora, mesleğin resmî olarak tanımlanmasının önemine dikkat çekti.
Gönüllü Çağrısı
Yangınla mücadelede gönüllü desteğinin büyük önem taşıdığını söyleyen Dora, vatandaşlara e-Devlet üzerinden “Orman yangınları ile mücadele gönüllüsü” başvurusu yapmaları çağrısında bulundu.
Konuşmasını, yangınlarda görev yapan tüm itfaiyecilere, orman teşkilatı personeline, güvenlik güçlerine, sağlık çalışanlarına, belediye ekiplerine ve gönüllülere teşekkür ederek tamamlayan Dora, “Vicdan da adalet de gereğini söylüyor: İtfaiyecilerimizin cesareti sadece sözlerle değil, yasal haklarla da karşılık bulmalıdır” dedi.
