İl Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Cinayet Büro Amirliği'nin kurduğu özel ekip, ailesinin kayıp başvurusunda bulunduğu, otogarda çalışan Murat Arlı'nın cesedini 10 Mart'ta Karataş ilçesinde deniz kıyısında çuval içinde battaniyeye sarılı çürümüş halde buldu. Ekipler, cinayeti araştırırken Arlı'nın kapalı olan cep telefonunun IMEI numarasını takibe aldı. Telefonun 4 ay sonra Kars'tan sinyal vermesi üzerine yapılan araştırmada telefonu Arlı'nın otogarda birlikte değnekçilik yaptığı arkadaşı Atilla Cücü'nün oğlu tarafından kullanıldığı belirlendi. Polis, Adana ve Kars'ta eş zamanlı operasyon düzenleyip, aralarında Cücü ve oğlunun da bulunduğu 5 şüpheliyi gözaltına aldı.
"Bir anlık öfke ile öldürdüm"
Emniyetteki sorgusunda cinayeti itiraf eden Atilla Cücü'nün, "Otogarda beraber kalıyorduk. Birlikte içki içmiştik, kavga ettik. Bir anlık öfke ile arkadaşımı döverek öldürdüm. Daha sonra cesedi battaniyeye sardım ve çuvala koyduktan sonra motosikletimle taşıyarak drenaj kanalına attım. Çok pişmanım" dediği öğrenildi. Sevk edildikleri adliyede nöbetçi hakimliğe çıkarılan şüphelilerden Atilla Cücü tutuklanırken, diğer 4 kişi ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Tecavüz ve cinayetten cezaevine girmiş
Cezaevine gönderilen Atilla Cücü'nün 1998'de cinayet ve tecavüzden cezaevine girdiği ve bir süre önce tahliye olduğu öğrenildi. Cücü'nün o dönem komşusunun 9 yaşındaki kızı Tuğçe Omita'yı kendisine sigara aldırmak bahanesiyle evine çağırdığı, küçük kıza burada tecavüz edip ardından öldürdüğü daha sonra da tıpkı Murat Arlı gibi onun da cesedini battaniyeye sarıp drenaj kanalına attığı ortaya çıktı.
"Meğer ölmemiş ve tahliye olmuş"
Atilla Cücü'nün cezaevinden çıkıp tekrar aynı şekilde cinayet işlediğini televizyonda izlediği bir haberde gördüğünü söyleyen Tuğçe Omita'nın acılı annesi Döne Omita, yaşadıklarını gazetecilere anlattı. Omita, "Meğer ölmemiş de tahliye olmuş. Ve yine cinayet işlemiş. Katillerle beraber yaşıyoruz. Can güvenliğimiz yok. Bu adam benim kızımı öldürüp kanalizasyona atmıştı. Onu televizyonda görünce kızımın öldüğü güne geri döndüm. Sinir krizi geçirdim. Yaşadığım acıyı tarif edemiyorum" dedi.
"Kızımı yaşatmak istiyorum"
Diğer kızının da kanser hastası ve yatalak olduğunu anlatan Omita, "Kızımın beyninde tümör var. Eşim de hasta ben de hastayım. Acılar içinde yaşıyoruz. Şimdi ise kızımın katilini tekrar görmek bizi paramparça etti. En azından kızımı yaşatmak istiyorum" diye konuştu.
Tecavüz ve cinayetten girdiği cezaevinden çıktı, arkadaşını öldürüp cesedini kanala attı
Adana'da 1998 yılında bir kıza tecavüz edip öldüren şahıs, tahliye olduktan sonra arkadaşını öldürüp tekrar cezaevine girdi. Kızı öldürülen anne, bu duruma isyan etti.
Kaynak: İHA
Yorumlar