İhbar süresi, İş Kanunu'na göre işverenin işçiyi işten çıkarırken belirli bir süre önceden bildirim yapmasını zorunlu kılan önemli bir uygulama. Ancak ihbar süresi içinde iş yerinde zam yapılırsa, işçinin kıdem tazminatı hangi ücret üzerinden hesaplanacağı uzun zamandır tartışma konusuydu. Özellikle farklı mahkemelerden birbirinden tamamen farklı kararlar çıkması, konuya dair belirsizliği artırmıştı. Son olarak Yargıtay, kritik bir kararla bu tartışmaya nokta koydu.
YARGITAY'DAN EMSÂL KARAR: ZAMLI ÜCRET ESAS ALINACAK
Habertürk'ten Ahmet Kıvanç'ın aktardığı bilgilere göre, Denizli'de ihbar süresi tanınmadan işten çıkarılan bir çalışan, ihbar süresi içinde yapılan ücret zammının kendisine de yansıması gerektiğini belirterek dava açtı. İşçinin avukatı, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi'nin aynı koşullarda işçiyi haklı bulduğu kararları dosyaya ekledi.
Dosya Yargıtay'a taşındığında, yüksek mahkeme şu değerlendirmeyi yaptı:
İş hukuku açısından iş ilişkisi ihbar süresinin sonuna kadar devam eden bir ilişki kabul edilir. Bu nedenle işveren, ihbar süresi içinde yaptığı tüm ücret artışlarından işten çıkarılan işçinin de yararlanmasını sağlamalıdır. Dolayısıyla işçinin kıdem tazminatı da ihbar süresinin sona erdiği tarihte geçerli olan zamlı ücret üzerinden hesaplanmalıdır.
YARGITAY KONUYA SON NOKTAYI KOYDU
Bu konudaki tartışmanın temel nedeni, yerel ve bölge adliye mahkemelerinin farklı kararlar vermesiydi. Yargıtay'dan çıkan son kararda, ihbar süresinin fiilen ve hukuken iş ilişkisini sürdürdüğü, bu nedenle ücret artışı dahil tüm hakların bu süre boyunca işçi lehine geçerli olacağı belirtilerek konuya dair tüm soru işaretleri giderildi.
İŞÇİLER BU SAYEDE NE KAZANDI?
Bu kararın kapsamı oldukça geniş:
- İhbar süresinde zam yapılırsa tüm işçiler bu zamlardan yararlanacak.
- Kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve diğer ücret hakları zamlı bedele göre hesaplanacak.
- İşverenin ihbar süresi tanımadan işten çıkardığı işçiler bile, hak ettikleri ihbar süresi boyunca yapılan zamdan yararlanmış sayılacak.




