Kahramanmaraş’ın köklü mutfak kültürünü yansıtan Maraş samsası, hem tarihi hem de lezzetiyle dikkat çeken yöresel bir tatlıdır. Osmanlı mutfağından günümüze uzanan bu tatlı, şehirde özellikle bayramlarda, düğünlerde ve özel günlerde sofraları süsler.
Tarihi Kökleri Osmanlı’ya Uzanan Bir Tat
Maraş samsasının kökeni, 15. ve 16. yüzyıl Osmanlı saray mutfağına kadar dayanır. Stefanos Yerasimos’un “Sultan Sofraları” adlı eserinde “Senbûse” adıyla anılan bu tatlının iç harcında badem, şeker ve gül suyu bulunduğu belirtilir. Aynı şekilde Lâmiî Çelebi’nin Ferhâd ile Şîrîn mesnevisinde de “Senbûse” olarak geçer. Bu da tatlının Osmanlı dönemi edebiyatında dahi yer bulduğunu gösterir.
Maraş Samsasının Malzemeleri ve Hazırlanışı
Klasik Maraş samsası, ince açılmış bir hamurun içine ceviz, fındık ya da fıstıkla hazırlanan iç harcın konulmasıyla yapılır. Hamur 500 gram un, 1 su bardağı su ve bir tutam tuzla yoğrulur, dinlendirilir. İç harçta ise 200 gram ceviz, 100 gram şeker, tarçın, karanfil ve muskat rendesi kullanılır. Hamurdan sekiz eşit parça alınır, her biri ince açılarak harçla doldurulur ve sarılıp sigara böreği biçiminde kesilir.
Fırın tepsisine dizilen samsalar, 180 derecede yaklaşık 20 dakika pişirilir. Üzeri kızarana kadar fırında tutulan tatlı, ılık veya soğuk şekilde servis edilir.
Yapımında Dikkat Edilmesi Gereken Püf Noktalar
Hamurun fazla yoğrulmaması, kıvamın yumuşak kalması açısından önemlidir. İç harç fazla sıvı olursa tatlının şekli bozulabilir. Pişirmeden önce üzerlerine yumurta sarısı sürmek, hem parlaklık hem de hafif bir kızarma sağlar.
Osmanlı’dan Günümüze Ulaşan Bir Miras
Bugün Kahramanmaraş’ta hâlâ geleneksel yöntemlerle yapılan Maraş samsası, geçmişle bugünü buluşturan bir lezzet olarak öne çıkıyor. Şehrin gastronomik kimliğinde özel bir yere sahip bu tatlı, hem yerel halkın hem de kenti ziyaret edenlerin gözdesi olmaya devam ediyor.
