Kahramanmaraş’ta deprem sonrası yürütülen altyapı ve üstyapı çalışmaları vatandaşların gündeminde. Dulkadiroğlu Belediye Başkanı Mehmet Akpınar, yapılan kazıların modern bir şehir için zorunlu olduğuna dikkat çekti.
Altyapı Çalışmaları Şehri Yeniden Şekillendiriyor
6 Şubat depremlerinin ardından yaralarını sarmaya çalışan Kahramanmaraş’ta, altyapı ve üstyapı yenileme süreci hız kesmeden devam ediyor. Dulkadiroğlu başta olmak üzere birçok bölgede cadde ve sokaklarda yapılan kazılar vatandaşların merakını çekiyor. Yetkililer ise bu çalışmaların modern ve güvenli bir şehir düzeni için mecburi olduğunun altını çiziyor.
Başkan Akpınar’dan Vatandaşa Mesaj
Dulkadiroğlu Belediye Başkanı Mehmet Akpınar, süreci yakından takip ettiklerini belirterek, sosyal medya ve yazılı açıklamalarında şu ifadeleri kullandı:
“İlçemizde durduk yere kazı yapılmıyor. Bu kazılar boşuna değil, geleceğimiz için yapılıyor. Çalışmalar tamamlandığında yollar asfaltlanacak ve Dulkadiroğlu daha modern bir şehir görünümüne kavuşacak.”
Depremin İzleri Birlikte Siliniyor
Deprem sonrası Kahramanmaraş halkının ekmek kuyruklarından çadırlara, konteyner kentlere kadar pek çok zorluğa sabırla göğüs gerdiğini hatırlatan yetkililer, sel, fırtına ve kuraklık gibi afetlerde de aynı dayanışma ruhunun öne çıktığını belirtti.
Kasım’da Yeni Konutlar Teslim Edilecek
Şehirde rezerv alanlarında inşa edilen konutların ilk etabının kasım ayında hak sahiplerine teslim edileceği duyuruldu. Özellikle Doğukent’te yapılacak kura çekimleriyle yaklaşık 30 bin vatandaşın kalıcı evlerine kavuşması bekleniyor. Yeni caddeler, ticaret alanları ve sosyal donatılar da aynı dönemde hizmete girecek.
Doğu Gelişim İmar Planı ile Yeni Bir Dönem
Hazırlanan Doğu Gelişim İmar Planı kapsamında şehre 35 ve 12 metrelik bulvarlar, geniş meydanlar, modern ticaret merkezleri ve sosyal yaşam alanları kazandırılacak. Böylece Kahramanmaraş’ın daha ferah ve yaşanabilir bir yapıya kavuşturulması hedefleniyor.
“Omuz Omuza Verme Vakti”
Yetkililer, “Asrın felaketine merkezlik etmiş bir şehir olarak karanlığa taş atmak yerine, herkesin eline bir fener alıp ışık olması gerekiyor” mesajını verdi. 1988 Ermenistan depremine atıfta bulunularak hâlâ kaldırılmamış enkazlara dikkat çekildi ve Türkiye’nin toparlanma hızının önemine değinildi.
Mesajın sonunda ise birlik çağrısı yapıldı:
“Birbirimizin eteğinden çekmenin değil, omuz vermenin zamanıdır. Bu birliği bozmak isteyenler hem millete hem devlete hem de Allah’a hesap verecektir. Şimdi kardeşlik, sabır, şükür ve dua zamanıdır.”