Kahramanmaraş’ta uzun yıllardır bal üreticiliği yapan ve ‘bal doktoru’ olarak tanınan Nusret Sapsız, 30 yıl önce yaşadığı mahkeme sürecini gözyaşları içinde anlattı. Sapsız, balının bozuk çıkması iddiasıyla yargılandığını, ancak sonunda balının Türkiye’de standart bal olarak kabul edildiğini söyledi.
Mahkemeye Giden Yol
Nusret Sapsız, 30 yıl önce sattığı balın standartlara uygun olmadığı yönünde yapılan analiz sonrası mahkemeye çağrıldığını hatırlatarak, o günleri şöyle anlattı:
“Bize balınız bozuk dediler, mahkemeye çağırdılar. O dönemde uykularım kaçtı, ailemin ve dostlarımın yüzüne nasıl bakarım diye kahroldum. Balın bozuk çıkması benim için utanç olurdu. Hatta doktora gittim, uyuyamıyordum.”
“Balımız Standart Olarak Kabul Edildi”
Mahkeme sürecinde yaşadığı endişeleri aktaran Sapsız, Ankara’dan gelen yazıyla balının Türkiye’de standart olarak kabul edildiğini öğrendiklerini belirtti:
“Ankara’dan gelen raporda balımızın hassas gıda maddesi olduğu, yapılan ilk tahlilin geçerli sayılmayacağı yazıyordu. Sonrasında ise Türkiye’de standart bal tahlili olarak kabul edildiği bilgisi geldi. O an dünyalar benim oldu.”
Kısa Cevaplarla Geçen Duruşma
O gün mahkemede yaşadıklarını da aktaran Sapsız, hakimin sert tavrını ve heyecandan yaşadığı titremeyi unutamadığını söyledi:
“Arkadaşlar ‘çok konuşma, kısa cevap ver’ diye uyardılar. Mahkemede sadece ‘evet efendim, peki efendim’ dedim. Dizlerim titriyordu, cezaevine gideceğim sandım. Sonunda yalnızca etiketsiz bal sattığım için uyarıldım, bir daha öyle bir hata yapmadım.”
Dostların Tavsiyesiyle Güven Tazeledi
Yaşadığı bu sürecin kendisini çok yıprattığını vurgulayan Sapsız, o dönemde dostlarının desteğini unutamadığını dile getirdi:
“Bizi herkes tavsiye ederdi. Hasan Ayhan abimiz, Ali Aslan hocamız gibi isimler her zaman yanımızda oldu. Allah onlardan razı olsun.”
“Utanma ve İş Ahlakıyla Yürüdük”
Bal üreticiliğinde her zaman helal kazanç ve iş ahlakını ön planda tuttuklarını söyleyen Nusret Sapsız, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bir gıda üreticisi için en büyük mesele, alnının akıyla iş yapmaktır. Benim balım Türkiye’de standart bal oldu ama o süreç bana ömrümün yarasını kaybettirdi. Elhamdülillah alnımız ak çıktı.”
