Hayat… Bazen arka arkaya dizilmiş zor sorular gibi gelir insana. Daha birini çözememişken, yenisi gelir karşına. Yorulursun.
Hatta öyle bir an gelir ki, Artık bitti. dersin. Ama işte tam da o an, senin gerçek gücünle tanışma vaktindir. Çünkü hayat, pes edenleri değil, yeniden başlayanları yazar hafızasına.
İnsanın iç sesi vardır, bazen fısıltı gibi, bazen çığlık atar gibi Kalk der. Bitmedi. der Sen daha hiçbir şey yapmadın ki, bu son olsun. der. Ve o anda, küçük bir kıvılcım yanar içinde. O kıvılcım, ya karanlıkta sönüp gider… ya da seninle birlikte bir yangına dönüşür.
Vazgeçmek kolaydır. Herkes yapabilir. Ama ayağa kalkmak, devam etmek, düşe kalka yürümek cesaret ister. İşte bu yüzden, en büyük zaferler; mücadeleden kaçmayanlara, gözyaşlarını silip yola devam edenlere yazılır.
Her savaş dışarıda verilmez; bazen en çetin mücadele, insanın kendi içindedir. Korkularıyla, yorgunluklarıyla, geçmişin gölgeleriyle… Ama unutmamalı: pes etmek bir kader değildir. Mücadele etmeyi seçmek, yeniden başlamak, insanın elindedir.
O yüzden, her ne yaşıyorsan… Kendin için savaş. Çünkü sen, ayakta kaldığın her an, karanlığa bir ışık yakıyorsun.